Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, kaideleri sağlayan 614 bin öğretmenin uzman öğretmenlik ve başöğretmenlik için başvurduğunu belirterek, “Başvuran öğretmenlerin yüzde 99’u eğitimlerini tamamladı. Eğitimlerini tamamlayan öğretmenlerin yüzde 96’sı imtihana başvurdu.” dedi.
Özer, Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Kongre Merkezi’nde 2022-2023 Eğitim Öğretim Yılı Kıymetlendirme Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, katsayı uygulamasının son 20 yılda kaldırıldığını söyledi.
Peygamber’in hayatını ve Kur’an-ı Kerim’i öğrenmeyle ilgili seçmeli ders opsiyonunun birinci sefer son 20 yıl içinde kurulduğunu belirten Özer, “Sadece imam hatiplerin talebi değil. Bu ülke Müslüman bir ülke. Kendi çocuğunun Peygamber’in hayatını öğrenmesi en temel talebi. Bunun için imam hatibe gitmesi gerekmiyor. Kur’an-ı Kerim öğrenmesi için imam hatibe gitmesi gerekmiyor. İşte bunlar da son 20 yıl içerisinde gerçekleşti.” diye konuştu.
“1 milyon 500 bin öğrencimize fiyatsız yemek veriyoruz”
Özer, beşeri sermayenin en verimli kullanıldığı bir periyoda tanıklık ederken tıpkı vakitte eğitimin önündeki tüm antidemokratik uygulamaların da kaldırıldığını söyledi.
“Eğitim ve toplumsal siyasetlerin en yaygın kullanıldığı bir devir oldu.” diyen Özer, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Neler bunlar? Fiyatsız test kitapları, yardımcı kaynaklar, pansiyonlar, taşımalı eğitimle öğrencilerin en yakın yerlere, en uygun okullara yetişebilmesini sağlamak. Şu anda 1 milyon 500 bin öğrencimize fiyatsız yemek veriyoruz. Kurallı eğitim yardımları, Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığı tarafından devam ettirildi. Dünya kadar toplumsal siyaset. Gaye, toplumun hiçbir bölümünü ayırt etmeden eğitimle buluşturabilmek. Sosyoekonomik düzeyindeki sorunlardan ötürü hiç kimsenin mağdur olmamasını sağlamak yani eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak.”
-“5 yaşta okullaşma oranını yüzde 94’e çıkardık”
Özer, 20 yılda eğitimdeki muvaffakiyet öyküsünün çok daha yeterli noktalara taşınmasıyla ilgili yeni devirde açılımlar yaptıklarını vurguladı.
Okul öncesi eğitimdeki eşitsizlikleri eğitimin öteki kademelerinde de giderdiklerini anlatan Özer, “Göreve geldiğim vakit Türkiye’deki bağımsız anaokulu sayısı 2 bin 782’ydi. ‘Bir yıl içerisinde 3 bin yeni anaokulu yapacağız.’ dedik. İstanbul’da Emine Erdoğan’ın himayesinde projeyi başlattık. Şu ana kadar 1800’e yakın bağımsız anaokulunu 10 ay içerisinde bitirdik, 14 bin 80 sınıf açtık. Bu bağımsız anaokullarının haricinde. 10 ay üzere kısa müddette yüzde 78 olan 5 yaşta okullaşma oranını yüzde 94’e çıkardık. Amaç, yüzde 100’e erişmek. Ancak asıl maksat 3-5 yaş aralığındaki OECD ortalamasına yaklaştırmak.” sözlerini kullandı.
Bakan Özer, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun yalnızca bir başlangıç olduğunu kaydetti.
Öğretmenliğin, yeni ek haklarla toplumdaki statüsünün çok daha uygun noktalara geleceğini lisana getiren Özer, şöyle konuştu:
“Sınavla ilgili örnek soru kitapçıklarını yayımladığımız vakit öğretmenlerimiz artık daha sıcak bir biçimde olaya bakmaya başladı. O troller ile manipülatörlerin tesiri giderek azalmaya başladı. Politikler bu alanda rant gördüler, öğretmenlerimize imtihana girmemeleri ve boykot etme davetleri yaptılar. İnanılmaz, öğretmenlerin kutsallığı üzerinden Ulusal Eğitim Bakanlığı ve hükümetin bu kanunla öğretmeni taciz ettiğini argüman ettiler.”
Özer, koşulları sağlayan 614 bin öğretmenin, uzman öğretmenlik ve başöğretmenlik için başvurduğu bilgisini paylaşarak, “Başvuran öğretmenlerin yüzde 99’u eğitimlerini tamamladı. Eğitimlerini tamamlayan öğretmenlerin yüzde 96’sı imtihana başvurdu.” sözlerini kullandı.
Bakan Özer, Afyonkarahisar Belediyesi ile AK Parti Vilayet Başkanlığı ziyaretinin akabinde kentten ayrıldı.